Uluslararası Tarz (İsviçre üslubu)

Uluslararası Tarz (İsviçre üslubu)

Okuma Süresi: 1 dak

 

Uluslararası üslup veya uluslararası tarz ( İsviçre üslubu ) veya Enternasyonal Stil, 1920’li ve 1930’lu yılarda popüler olmuş bir modern mimarlık akımıdır.

Aslında Uluslararası üslubun Avrupa kıtasındaki ilk uygulamalarına 1900’lu yılların başından itibaren rastlanmaya başlamıştır. Bu dönemdeki önden gelen tasarımcılar Brüksel’de Victor Horta ve Henry van de Velde; Barselona’dan Antonio Gaudi; Viyana’dan Otto Wagner ve Glasgow’dan Charles Rennie Mackintosh’tur.

Ancak uluslararası tarzın esas yaygınlaşmaya başlaması, 1920’li yılları bulmuştur. Batı Avrupa’dan yayılan bu üslup Hollanda’da de Stijl hareketinin başlamasına vesile olmuştur. Ayrıca dönemin ünlü mimarlarından Le Corbusier ve de Bauhaus ekolünden birçok tasarımcı da bu stilde eserler tasarlamışlardır.

Bu akımın ismi Henry-Russell Hitchcock ve Philip Johnson adlı iki mimarın 1932 yılında New York şehrinde yer alan MoMa müzesinde gerçekleşen Uluslararası Modern Mimari Sergisi için yazdıkları bir kitaba dayanmaktadır. Serginin amacı o zamana kadar dünyanın çeşitli yerlerinde pratiğe dönüşebilmiş Modern mimarlık eserlerini kategorize etmek ve tanımlamaktır.

Bu amaca uygun olarak Henry-Russell Hitchcock ve Philip Johnson dönemin stilini tanımlamak istiyorlardı. Bu bağlamda üç kavramı tanımladılar:

– Kütlenin değil de hacmin ifadesi
– Kalıplaşmış simetri değil de denge
– Süslerin kullanılmaması

Uluslararası üslup, endüstriyel tasarımdan grafik tasarıma kadar genel tasarım anlayışını her açıdan etkileyebilmiş bir akım. İsviçre üslubu olarak da bilinen akımın temel özelliklerinden biri soluk bir renk paleti ise, diğerleri de açık planlı iç mekânlar, güçlü geometrik yaklaşım ve neredeyse uçacakmış gibi görünen hafiflikte binalar. Beton, cam ve çelik iskeletin yanısıra prefabrik tasarımlar da bu akımın favori inşaat malzemeleri arasında.

Uluslararası üslup, modernizminin estetik kurallarına verilen biçimsel ödünler olarak yapılmıştı. Çoğu durumda, modern formlar (teraslar, konsollar, yuvarlak köşeler, sürekli dış denizlikler) ile geleneksel malzemeler, geleneksel inşaat yöntemleri ve geleneksel simetri ve orantı anlayışlarının yan yana kullanıldığı melez binaları ortaya çıkarttı.

Bu akımın arkasındaki temel fikir ise artan nüfusun konut talebini karşılamak için şehirlerde yüksek yoğunluklu yaşam alanları inşa etmek. Göreceli olarak tekrarlanması kolay olan üslubun estetik açısından erken tasarı aşamaları da çok büyük bir emek gerektirmiyordu. Buna rağmen, uluslararası üslup günümüz mimari ve tasarımına da ciddi bir etkide bulundu.

Nevzat Erol’un tasarladığı ve İstanbul’un Saraçhane bölgesinde bulunan İstanbul Belediye Sarayı ve aynı dönemlerde İstanbul’un Harbiye semtinde inşa edilen ve İstanbul Hilton Oteli yapıları Türkiye mimarlık tarihindeki ilk en önemli uluslararası stil örneklerinden kabul edilmektedir.


Etiketler:
Bu Wiki'yi Faydalı Buldunuz mu ?
Hayır
Okunma: 34155
Önceki: Sürdürülebilir Mimari
Sonraki: Yeni Yöreselcilik

REKLAM ALANI

Reklam Vermek?
X
X